6 Eylül 2013 Cuma

Anne mi Evladını İyi Tanır, Evlat mı Annesini?

         
        Yazımın başlığı o kadar önemli ki, insanın hayatını etkiliyor. Ya çok güçlü olursun hayata ve insanlara karşı ya da ezilirsin çünkü öz güvenin olmaz. Ben annesi tarafından tanınamayanlardanım. Huyumu, suyumu, sevdiklerimi, sevmediklerimi, hobilerimi, fobilerimi,.. bilmezdi annem. O yüzden herhalde ben hayata karşı güçlü, yeri geldiğinde acımasız ve kararlı, oğluma karşı da o kadar duyarlıyım. Annem kendi kafasına göre ya da kendi istediklerine göre benim adıma karar verirdi. Tabi benim isteklerimi bilmezdi. Ama beni tanısaydı ya da çabalasaydı, benim adıma karar verirken en azından benim isteklerimi göz önüne alırdı.  Ben bir evlat olarak her zaman önceden tahmin ettim yapacaklarını, söyleyeceklerini ve hep doğru çıktı. Huyunu suyunu çok iyi biliyorum yani :) Bir insanı tanımak ile tanıdığını zannetmek arasında dağlar kadar fark var. Huyunu sevmeyebilirsin ama saygı duymayı bileceksin. Müdahale etmeyi, avucumun içine alırım, istediğimi yaptırırım fikrini unutacaksın. Herkesin hayatı kendine, doğrusuyla yanlışıyla kendine. Ömrüm boyunca müdahaleyi sevmedim, birinin lafına uyarak hareket etmedim. Oğlumda benim gibi, babası gibi olsun istiyorum. Kendi doğruları olsun. İlla ki unutulmaması gereken bir şey var, her zaman söylediğim. Bebekler, çocuklar beyaz birer sayfadır. Üzerine ne yazarsak onu okuruz. Yazılarımız güzel olur inşallah. 
       Oğlumun dakikasını kaçıracağım diye çok korkuyorum. Daha şimdiden sevdiği sevmediği şeyleri hafızama kazıyorum. Hareketlerini, çıkardığı sesleri, uyku saati, yeme saati,... Anne olmak kolay olmadığı kadar çok zevkli. Zevkini çıkarmayı bileceksin! 



       

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder