31 Aralık 2014 Çarşamba

MUTLU YILLAR BEBEĞİM :)

Bu yıl senin için yumurtadan çıkan civcivin piliç olma evresiydi :) Büyüdün, yürüdün, kendini ifade edebiliyorsun. Senin için 2015'ten beklentim çok. Umarım hepsini gerçekleştirebilirim. Mutlu musmutlu, sağlıklı, huzurlu, başarılı yılların olsun bebeğim. Seni çok seviyorum.


30 Aralık 2014 Salı

Eğer su kurbağası görmediyseniz buyurun burada bir tane var :)

Evin içinde 5 dakika oturamama, bütün paramı sana harcama, rahat rahat banyo bile yapamama hatta lavaboya girememe, uzanıp kitap  okuyamama, keyif kahvesi içememe, çoğu zaman film izleyememe ve doğduğun günden beri kendimi ikinci plana atmama sebep olan sen minik kurbağam, sana olan sevgim nasıl oluyor da bu kadar büyük oluyor. Bu nasıl bir sevgi sonsuza kadar sürecek ve dünyalar kadar büyük olan.  


 Sen bana kendimi güçlü, kuvvetli, yenilmez, sevgi dolu, barış dolu, sırtım yere gelmez, gerektiğinde dış dünyaya acımasız ve savunmacı hissettiriyorsun.

Sana olan sevgim tarifsiz bebeğim. 2014 yılın çok güzel geçti. 2015'ten bizim için isteklerim büyük. Olması için elimden geleni yapacağım. Söz konusu sen ve senin geleceğin. Belki de sen bu yazıyı okurken benim senin için planladıklarım gerçekleşmiş olur. Sende benimle gurur duyarsın bebeğim :)

Neyse fazla duygusallığa gerek yok :)

Hııı bu aralar seninle en büyük sıkıntımız BANYO. Doğduğundan beri her gün yıkanmanın verdiği bir alışkanlık olsa gerek. (artık 2 günde 1 yıkıyorum seni. Çünkü çok yoruluyorum.. Arada bir gün bende dinleneyim :) ) "Hadi annecim bıcı bıcı" diyorum  ve sen jet hızıyla banyoya koşuyorsun. Eğer duşa kabin açıksa üzerindeki kıyafetlerle kabinin içine atlıyorsun. Eğer açık değilse  avazın çıktığı kadar bağırıyorsun :) Banyoya girince de çıkması bir sorun oluyor. Suda oyna en azından diye sana bebeklik küvetini çıkarttım. Çıkartmasa mıydım acaba? Su kurbağam benim :) Seni çok seviyorum annemmmmm :)


19 Kasım 2014 Çarşamba

Boynu Bükük Küheylanım

Geçtiğimiz hafta, öğle uykusunda uyandıktan bir kaç dakika sonra kulağının arkasını tutarak ağlamaya başladın. Kulaktan kaynaklı diye hemen Serap Hanım'a gittik. 
Ama kulakla ilgili bir sorun değildi. O zaman diş dedik. Akşam 22.30 gibi artık boynunu çeviremediğin için ara ara ağlamanın sebebini anladık. 
Boynun tutulmuştu. 

Hemen Gülsüm Abla'yı aradık. 
Bize bebeklerde boyun tutulmasının pek gözükmediğini yarın hemen genel cerraha gitmemizi söyledi. Ama telaş yapmayın küçük bir ihtimalde olsa tutulabilir dedi. 
Ertesi gün sabahın bir vakti doktora gittik. Muayenemizi olduk. 
Doktorda şaşırdı ama evet boynun tutuldu bebeğim.
Bebeklerin kas yapısı esnek olduğu için genellikle omur ilik zedelenmelerinde yada doğuştan sakatlıklarda görülürmüş boyun tutulması. 

Çok şükür ki öyle bir şey çıkmadı. Yine bir ilki başardın ve çok düşük bir ihtimal olan boyun tutulmasını başardın bebeğim. 
Doktor sadece boynunu sıcak tutun, hiçbir şey sürmeyin,gerekirse
 zeytinyağı ile masaj yapın, 2 güne geçer dedi. Çok şükür geçti. Ama yerinde durmak nedir bilmediğin için boynun her an yine tutulabilir bebeğim :)
(Allah korusun)

17 Kasım 2014 Pazartesi

Temizlik Yapmak Çok Zor

Temizlik yapmanın bu kadar zor olduğunu hiç düşünmezdim.
Düzenli olmayı, temiz olmayı severim. Ama sen hayatıma girdiğinden beri çok zorlanıyorum. Hele ki yürümeye başladığından beri.Ya önüme atlıyorsun ya süpürgenin üzerine oturuyorsun. Ütü yapıyorsam ütünün kablosunu tutuyorsun.
Ben ütüyü bırakana kadar bırakmıyorsun. 
Ben iş yapmayı bırakınca o kadar mutlusun ki bebeğim. 
Artık çalışma hayatına geri döndüğüm için, bol bol çalışıp eve temizlikçi tutma kararı aldım. Senden kıymetli bebeğim :)


12 Kasım 2014 Çarşamba

Ne Dişmiş Arkadaş

İlk dişini geç çıkarttın bebeğim. (Hatırlamak isteyen varsa buyrun)11. Ayındaydın. Şuan 16 aylıksın. 4 tane dişin var. Çıkmak bilmediği gibi çıkarken de çok zorluyor. 
Şuan diş çıkartıyorsun ve çok zorluyor seni. Geç çıkan diş iyi olur derler. 
Doktorun da aynısını söylüyor.
 Kolay kolay çürümez dökülmez diyor. 
İnşallahh
Ama biran önce çıksa da kurtulsak hep beraber :)


11 Kasım 2014 Salı

Anneni Kızdırınca


Bu aralar araştırma, karıştırma, analiz etme ve öğrenme dönemindesin. Genellikle serbest bırakıyorum seni. Tabi ki sürekli gözetimim altındasın. Gelelim asıl meseleye :)
Bir çekmeceyi karıştırıyorsun, dağıtıyorsun. Sonra ben topluyorum sana da anlatıyorum o şekilde oyun olmayacağını. "hı hı" diyerek onaylıyorsun beni. Arkamı dönüp gitmeye kalkıyorum ki dağıtmaya başlıyorsun. Bu sefer sana kızıyorum sesimi yükseltiyorum.  Sen de bana birşeyler söylüyorsun. Ben tavrımı bozmayınca öpücük ata ata yanıma gelip sarılıyorsun. Bebeğim benim. Kurban olurum ben senin sarılmalarına. Sana ara bir sesimi yükseltsem de bu senin iyiliğin için minik kurbağam. Çok şükür ki beni zorlamadan dinliyorsun :) 

4 Kasım 2014 Salı

Teknolojiden Uzak Yavrum

Doktorumuzun uyarıları ve benim okuduklarımın sonucunda doğduğundan beri seni tv, telefon ve bilgisayardan uzak tutuyorum. Eline versem bile kafa çeviriyorsun. 16 aylık oldun, tam da benim istediğim gibi ve zihinsel gelişimin için teknolojiden çok uzaksın. Her şeyin bir zamanı var. 2 yaşına kadar uzak kalacaksın. Sonrasında dakikalarımız var. 
Senin yaşında olup ta bütün gün çizgi film izleyen çocuklar var maalesef. Biz bunların yerine seninle kalite zaman geçirebildiğimiz bir sürü faaliyet yapıyoruz bebeğim.  Bu yüzden sanırım oyun oynamayı çok seviyorsun.
Her şey senin için :)

Trenchcoat

Anneannen geldiğinden beri ve her zaman olduğu gibi seni hediyelere boğuyor. Sana yeni bir trenchcoat aldı. Sana da çok yakıştı. Buraya not düşmek istedim. Artist gibi oldun minik kurbağam :)


Ayrı Düştük Bebeğim :(

Yaklaşık 1 aydır çalışıyorum. Ayrı düştük :( İlk hafta bana küstün. Eve her geldiğimde sana balon getirince yavaş yavaş barıştın. Çalışma saatlerim biraz farklı. O yüzden senin de benimde dengem bozuldu. Haftaya iş değişikliğine gidiyorum. Kendi mesleğime geçiyorum. Çalışma saatlerim düzene giriyor bebeğim. O zaman daha rahat olacak.
İlk zamanlar Zeynep Ablan ve Türkan Teyzen sana baktı. Sonra teyzem ve anneannen geldi. Çok şükür keyfin yerinde. Anneannene sarılıp sarılıp öpüyorsun. Teyzem nereye gitse arkasındasın. Şimdilik keyfin yerinde bebeğim. Seni bırakmak istemezdim ama çalışmak zorundayım :( 


6 Ekim 2014 Pazartesi

Bu çocuk kesin TRAKYALI :)

Doğduğunda itibaren kulakla ilgili sağlık sorunları yaşamış olsan da çok şükür iyileştin. Kulak sorunun vardı ama duyma ile ilgili bir sıkıntın yoktu bitanem. 
Gelelim asıl konuya. İnanılmaz güzel bir ritim duygun var. Her müziğe ayak uydurup ritim tutuyorsun. Ezana bile :) 



Bu konuda bir türlü seni durduramıyorum. Ezanı duyduğun anda hooppp haydi eller havaya, oh ohh diye başlıyorsun oynamaya. Tüm müziklerde böyle aslında. Annecim amin amin desemde gayet zevkle oynuyorsun. Bu ezan konusa tam anlamıyla el atacağım.
Bolu'da yaşayıp ta Trakyalı olan varsa seni görür görmez Trakyalı olduğunu iddia eder. Çünkü hep oynuyorsun :) Haydi eller havaya :)

3 Ekim 2014 Cuma

Yeni bir dil geliştirildi :)



Evet annecim yeni bir dil geliştirdin. Henüz bir isim bulamadım bu dile :) 
Her söze bir lafın var. Aslında kelimeleri taklit ediyorsun ama tam olarak söyleyemediğin için komik bir dil çıkıyor ortaya. Ama sana o kadar çok yakışıyor ki. 


Gözlerini aça aça, kaşlarını kaldırarak bir de ellerini yana açarak konuşman var ki minik kurbağam, gel beni ye, ısır diyorsun. 
Zaten sürekli bir sempatik haller, önüne gelenle konuşmaya çalışma, VeKahve'de her masaya gidip şebeklik etme hallerin beni benden alıyor. 
Trakyalısın ya bebeğim, kanında var sıcaklık :)



1 Ekim 2014 Çarşamba

Mevlüde Aşkı


Annesinin balı, VeKahve'de çalışan Mevlüde Ablana alan bağlılığını ne yapacağız acaba? O kadar çok seviyorsun ki Mevlüde'yi, şu ana kadar hiç kimseye böyle davranmadın.
VeKahve'ye girdiğimiz an koşarak barista kısmına gidiyorsun. Ağzında kocaman bir kahkaha :)
Mevlüde oradaysa daha da çok kahkaha atıp Mevlüde'nin kucağına çıkmak için bacaklarına sarılıyorsun :)
Eğer yoksa suratını asıp mutfaktadır diye düşünüp, o tarafa yöneliyorsun. Basamaklar yüksek olduğu için kendin çıkamıyorsun. Aceleyle Mevlüde'nin yanına gitmek için ilk gördüğün kişinin elini tutup "ıh ıh" diyerek merdivenleri çıkıp zafere ulaşıyorsun :)
Evdeyken de yaramazlık yapıyorsan ya da beni dinlemeden bir şey yapıyorsan " Mevlüdeeeee" diye sesleniyorum hemen yanıma geliyorsun ve sende "Mavlıdaa" diye bir ses çıkarıyorsun :) Bunu VeKahve'de de çok sık yapıyorsun, Mevlüde'yi bulamayınca bu şekilde VeKahve'nin içinde dolaşıyorsun.
Büyüyünce Mevlüde'yi unutmamanı hatta hayatından hiç çıkartmamanı isterim. İşime yarayacak çünkü ;)

27 Eylül 2014 Cumartesi

Babam, Canım Babammm

Canımın içi 14 aylık oldun. Artık her şeyin farkındasın ve bilerek isteyerek yapıyorsun. Sevdiklerin, sevmediklerin, istediklerin, istemediklerin, tercihlerin var. Sevdiğin insanları çok seviyorsun ve onlarla vakit geçirmek için çaba harcıyorsun :) 


 Bir kaç ay öncesine kadar babanı görünce seviniyordun ama tam olarak algılayamıyordun. Artık babanı baba olarak biliyorsun. "Baban nerede " dediğimizde bakıyorsun, gösteriyorsun, kucaklıyorsun ya da koşarak babana gidiyorsun.


 İşin benim için kötü ve zor olan kısmı babanın arkasından ağlıyorsun, babanı görür görmez kucağına gitmek istiyorsun, babanın işi varsa dikkat çekmek için bütün şebeklikleri yapıyorsun, oyun oynamak için uğraşıyorsun. Hepsi güzel ama babanın arkasından ağlaman içimi acıtıyor. Neyse ki anlattığımı anladığın için kısa sürede susuyorsun. Kendi dilinde konuşmaya başlıyorsun :)


 Babanda seninle oynarken, çocukla çocuk oluyor tabirine uygun oynadığı için gayet mutlu zaman geçiriyorsunuz.

 Ama son zamanlarda babana olan düşkünlüğün arttı. Gün içerisinde babanın iş yerine gidiyoruz. Çok seviniyorsun. Yediğin ne olursa olsun babana da veriyorsun. Bazen babanı taklit ettiğini düşünüyorum. Tam olarak meydana çıkmadı ama zamanla herkesin göreceğini biliyorum.

25 Eylül 2014 Perşembe

Bir Alışveriş Macerası

Kipa'ya alışverişe gittik geçen gün. Şu alışveriş arabalarına binmeye bayılıyorsun. Akülü arabadan olsa gerek :)

Alışverişimiz bittikten sonra arabaya doğru giderken bu minik ve sevimli kediyle karşılaştık.


Senin arabana atladı hemen. Sen zaten kedileri çok seviyorsun. Gayet mutlu mesut bir alışveriş sonu ve bu sonun çok güzel kareleri oldu :) 




20 Eylül 2014 Cumartesi

At Sevdası

Hayvan sevgini burada yazarak anlatamam sanıyorum ki! Dış görünüş olarak ne kadar babana benzemiş olsan da bu huyun bana benziyor :) Gerçek ya da oyuncak hiç fark etmiyor. Tüm hayvanlara karşı aşırı sempatin var. Dedenin köpeği Dayı için orada kaldığımız tam 1 ay boyunca delirdin resmen. Bu arada Dayı'ya Dıyaaa diyorsun :) 



Hala sabahları kalktığımızda o güzel gözlerini kocaman açıp, dudaklarını öne çıkararak "Dıyaaa" diye bağırıyorsun. Ama maalesef  Dıya burada yok.
Dedenin bahçesine her gittiğimizde tavukların yanına "tık tık tık" diyerek gidiyorsun. Sanki tavukları kucaklayacaksın. Tel örgülerin oraya gelince biraz korkarak biraz cesaretlenerek elini tavuklara uzatıyorsun :)



Gel gelelim at sevdan başka. Evdeki oyuncak atına biniyorsun. Dıgıdık dıgıdık sesleriyle gayet ciddi bir modda yada aşırı gülerek uzun süre atın üstünde oturuyorsun. Biraz daha büyüdüğünde seni binicilik kursuna göndereceğim mutlaka minik kurbağam :)



18 Eylül 2014 Perşembe

Adım Çöreği Yapmazsak Olmaz :)

Yürümeye başladığın için bir Trakya geleneği olan Adım Çöreğini yaptık minik kurbağam.Anneannen ve Reyhan Teyzen çöreklerini yaptı. Çöreğin içindeki para dedene çıktı :) Hediyeyi deden alacak. (adım çöreği hikayesini detaylı öğrenmek isteyenler içimdengeldi bloguma  bakabilir.) Artık hızla büyüyorsun. Takip etmekte zorlanıyorum :)














15 Eylül 2014 Pazartesi

Doğum Günün Kutlu Olsun Bitanem

5 Ağustos 2013, saat 22:53' te dünyaya gözlerini açtın ve bir iki dakika sonra Dr. Cengizhan Kolata seni kucağıma verdi. İşte o an bebeğim dünya durdu, güneş söndü, ay battı, yıldızlar kaçtı. Çünkü sen geldin dünyam aydınlandı. Diğerleri görevini tamamlamış oldu.

Annelik gibi güzel bir duyguyu yaşamaya başladım. Yeryüzünde cenneti yaşamayı rabbim nasip etti bana da. Üstelik seninle :)

Bu senin ilk doğum günün. Biraz gecikmeli oldu bitanem. Ama ben hastalandım, senin başın yaralandı derken, isteğimi gerçekleştirmem biraz uzadı.

İlk doğum gününü evi süsleyip insanları çağırıp yapmak istemedim. Çünkü sen bir şey anlamayacaksın. Biraz daha büyüdüğünde seninde eğlenebileceğin bir doğum günü yapacağım. Daha doğrusu yapmaya başlayacağım. 


Ben de aklımda olanı, kendi egomu tatmin etmek adına ve sana da hatıra olsun diye yaptım. 


Sana bir pasta yaptım. Elimizde ki malzemelerle ortamı renklendirmeye çalıştık. (Anneannen, deden, Reyhan Teyzen ve Fulya Ablan ile)

Ve her şeyi oluruna bıraktım. Sen pastayla baş başa kaldın. Bende makine elimde senin fotoğraflarını çekmeye başladım :) 

En zevkli fotoğraf çekimimdi :) Pınarhisar'da istediğimiz malzemeleri bulabilseydik daha da güzel olacaktı. Neyse ki balon bulabildik :)

Pastaya yazık oldu ama sokaktaki hayvanlar bayram etti. Sayende pasta yediler :)

Hayatın hep böyle eğlenceli, neşeli, sağlıklı, huzurlu, sevimli,........... ve zevkli geçsin minik kurbağam :)


Çok şükür ki senin annenim... mucksss