26 Temmuz 2013 Cuma

Kadın Kendini Anneliğe Hazırlamalı Mı Yoksa Zaten Hazır Mı?

         
Gebe kadının vücudunda bütün gebelik boyunca önemli fiziki ve kimyasal birçok değişmeler olur. Bir de psikolojik tabi ki. Ah o hormonlar yok mu değişen hormonlar :) İçinizdeki o küçük varlığı hissetmeye başladığınızda aslında annelik başlamış sayılıyor. İçgüdüsel olarak onu her şeyden koruyorsunuz. Koşarak üzerinize gelen çocuktan, arabalardan, soğuktan, sıcaktan, bisikletlilerden, tüm yollar benim dercesine yürüyen insan kılıklılardan,... Elinizle kolunuzla karnınızı tutarsınız. Bütün hamileler içgüdüsel olarak yapar bunu zaten. "Aman çocuğuma zarar gelmesin". Ben bir de bunun doğumdan sonrasını düşünür oldum. Yine inanıyorum ki içgüdüsel olarak yapacağım çok şey var, emzirmek, uyutmak, sakinleştirmek,... Ama asıl sorun bebeğime nasıl davranmalıyım? Klasik bir anne olmaktan kaçınmak için elimden geleni yapıyorum. Mesela çeşitli kitaplar temin ettim, okuyorum. Çok yararı olduğunu düşünüyorum.  Tüm hamilelere tavsiye ediyorum.Bilinçli bir şekilde bebek büyütmek, genellikle doğru bilinen yanlışları yapmamak için okuyun. "Ya kitapta başka, gerçek hayatta başka" demeyin sakın. Zaten ilk orada kaybedersiniz. Denemekten zarar çıkmaz, değil mi? 
       Yaptığım gözlemlere dayanarak diyorum ki, bebeklerini belli bir yaşa kadar kendileri büyüten (anneanne, babaanne,...olmadan) arkadaşlarımın çocukları gerçekten çok akıllı, laf dinleyen, yerinde şımarmayı bilen çocuklar. Yani tam çocuk kavramına uyuyorlar. Tabi ki çocuktan bütün gün oturmasını bekleyemezsiniz. Ama çocuğunuzun arsız, şımarık, terbiyesiz,... olmasının tek sebebi her dediğini yapan 3. kişiler. Anne baba birlik olursa, söz birliği yaparsa (arkadaşlarımdan ve okuduğum kitaplardan yola çıkarak söylüyorum), 3. kişiler belli bir yere kadar karışırsa (anne babanın izin verdiği ölçüde) çocuk yetiştirmek mükemmel bir duygu. Umuyorum Yağız'ı da bu şekilde yetiştirebiliriz. En azından elimden gelenin fazlasını yapacağım. Zaten gurbetteyim, bebeğimi kendim büyüteceğim. Önemli olan ona hayatla nasıl savaşması gerektiğini öğretmek, her istediğini yapmamak, doğruyu öğretmek ama yanlışında da yanında olmak(insanız hatalar yapabiliriz), yokluğu öğretmek, insanlar arasında ayrım yapmamayı öğretmek (mesela küçükken sorarlardı " Anneni mi babanı mı çok seviyorsun?" bu kadar saçma bir soru yok gerçekten), geçmişini tarihini bilmesini sağlamak, kitap okumaya teşvik etmek, hedef belirlemeyi öğretmek, küçükle küçük büyükle büyük olmayı öğretmek, saygı duyarak saygı duymayı öğretmek, Dürüstlüğün önemini iftiranın kötülüğünü anlatmak,hayvanları ve insanları sevmesini sağlamak, hayatta illaki iyi yerlere gelmek zorunda olmadığını anlatmak, yardımlaşmanın güzelliği anlatmak, dostluğun arkadaşlığının önemini anlatmak konuşarak her şeyin hallolabileceğini anlatmak ,.... Tabi ki bunların hepsini anne babası yapacak ki çocuk ilk önce görerek öğrenecek. Ondan sürekli bir şeyler beklemek saçma değil mi? Sonuçta beyaz bir sayfaya ne yazarsan onu okursun. Anne baba olarak ta, dünyayı onun gözünden görebilmeyi, koşulsuz olarak sevmeyi ve sevilmeyi, onu güldürmeyi ve mutlu etmeyi, öğrenirken ve büyürken görmekten zevk almayı, annenin vücudunun bir mucize yaratmasını seyretmeyi, ona sadece sarılmayı ve öpmeyi, bazen mantıksız davranma lüksüne sahip olmayı,  yeniden oyuncaklarla oynamayı öğrenmek gerekiyor sanırım. Bakalım bizi neler bekliyor. Allahım yanımızda ol :)

Not: Aramızda kalsın ben kendimi hazır hissediyorum artık. Sadece Yağız eksik:)

Okuduğum ve tavsiye ettiğim kitaplar:

  1. Merhaba Bebek- Sinem Olcay Kademoğlu,






        


















     2. Bebekler İçin Beyin Geliştirici Zeka Oyunları- Jackie Silberg





















     3. Bebek Gelişiminde Oynayarak Öğrenme- Penny Warner





















   4. Emzirme Sanatı


















    5. Bebeğinizin İlk Yılında Sizi Neler Bekler-Arlene Eisenberg

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder