22 Ağustos 2013 Perşembe

Yarı Kırkımızı Yaptık

          
          Oğlum olmadan önce, bebeklerle ilgili geleneklerden ve adetlerden hiç haberim yoktu. O kadar çok şey öğreniyorum ki! Giden misafirin ardından  "Güle güle" demeyeceksin yoksa sütün kaçar, "Yine buyurun gelin"  diyeceksin; bebeğin yatağının altına bıçak koyacaksın, her şeyden korunsun diye; bebeğin ensesini öpmeyeceksin, yalancı olur; ikindiye kadar sende bebekte banyo yapmış olacaksın; bebeğin çamaşırları yıkandıysa eğer üzerine güneş batmadan toplayacaksın; anne-babanın nazarı çok değer bol bol okuyacaksın; bebeğin ilk kirli alt bezi atılmaz poşete konur halının altına yerleştirilir (ben bunu yapmadım, bilmiyordum); loğusaysan gece dışarı çıkmayacaksın,.... daha neler neler. Bana başta saçma gelse de, sonra sonra uygulamaların içinde buldum kendimi. Ben yapmasam karşımdaki kişiler yapıyor. Aslında zevkli ve eğlenceli :)           
          En son öğrendiklerim arasında ise kırk uçurma ritüelleri var. Bugün oğlum 17 günlük. Erkeklerde yarı kırk 17. gün yapılırmış. Bizde Mihriye Ananesi ile oğlumu gezdirmeye çıkarttık. İlk önce babasının yanına gittik :) Oradan da Gölcük Gölü'ne. VeKahve'de bizi Osman Amcası, Birtane Teyzesi, Zeynep ve Büşra Ablası, İbrahim Amcası, Şenol Amcası karşıladı. Birtane  Teyzesi oğlumun arabasının içine un, şeker ve yumurta koydu. Oğlum evine ve gittiği yere bereket getirirmiş. Üstelik bu malzemeleri benim yemem gerekiyormuş sütüm için. Osman Amcası hediyesini oğluma verdi, gidildiğinde mutlaka bir şey verilirmiş. Bebek ve annesi boş gönderilmezmiş. Oğlum, minik kurbağam dışarıyı çok sevdi. Sürekli yüzü güldü. Artık yarı kırkımız çıktığına göre, havalarda güzel olduğuna göre dışarı çıkabiliriz. Mihriye Ananesi ile oğlumu bol bol gezdiririz :)




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder